BİR KARA ROMAN TÜRÜ OLARAK AMSTERDAM’IN GÜLÜ

Özet

Polisiye romanın tarihsel gelişim serüveni içerisinde, kendinden önceki dönemlerden ayrılarak toplumsal bir kaygının sonucu olarak ortaya çıkan Kara Roman, bu kaygıyı, milyonlarca insana ulaştırmayı başarmıştır. Kara Roman, polisiye roman içerisindeki yerini her geçen güçlendirmiş ve günümüze kadar gelmeyi başarmıştır. Hatta bu durum Kara Romanı diğer polisiye türlerinin önüne geçirmiş, başta Klasik Polisiye ve Katil Kim romanları olmak üzere polisiye romanın diğer türleri de toplumsal meseleleri eleştiriel bir bakış açısıyla ele almaya başlamışlardır. Amsterdam’ın Gülü romanının bir Kara Roman olması adrenalinin, heyecanın ve gizemin romanın sonuna kadar devam etmesini sağlarken eleştirel tutum da romanın sonuna kadar kendini belirgin şekilde hissettirmektedir. Fakat bu eleştiri kitabın adından da anlaşılacağı üzere Türkiye örneği üzerinden değil Avrupa’daki Türkler üzerinden ortaya konulmaktadır. Romanda Orhan Demir, Selma, Sabri, Aysel, Mikrop Halil ve diğer kişiler üzerinden Avrupa’da yaşayan Türklerin kültürel yozlaşmışlıkları ve kültürleriyle olan kopuklukları ele alınarak muamma ve cinayetler üzerinden Avrupa’da yaşayan Türklerin genel bir biyografisine yer verilmektedir.